Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Falan Filan

Biliyorum bu aralar blogumu çok ihmal ettim ancak meraklanmayın yakında bunların hepsini telefi edeceğim.  Sizleri yine her zamanki gibi manzara resimlerimle baş başa bırakıyorum.  Ve dönüşte sizlere önemli haberlerimde olacak.

Hobilendim

Merhaba, bugün çarşıda biraz alışveriş yaptım bakın neler aldım.     Elimdeki bu malzemelerle bir şeyler yapmayı düşünüyorum şimdilik ne yapacağımı söylemiyorum. Bir iki eksik var onları da alıp başlayacağım ama eğer aklımda ki şeyi istediğim gibi yapmayı başarırsam, başarırsam diyorum çünkü bunu yapabilirsem benim için büyük başarı olacak. Şimdilik ip ucu vermiyorum, malzemelerden fikir yürütebilirsiniz belki eksik malzemelerimi de aldıkça onları da yayınlarım.  Çalışmama bununla başlıyorum. Haa en üstteki resimdeki ayçiçeğinin konuyla ne alakası var derseniz var emin olun var. Sonucu çok merak ediyorum. Ve bu arada bu sefer hiç bilmediğim bir şey yapmaya çalışacağım. İnternetten araştırma yapıyorum bakalım ortaya nasıl bir şey çıkacak.

HOŞGELDİNİZ, HOŞGELDİNİZ

    Asıl ben hoşgeldim değil mi? En sonunda bugün biraz bilgisayarın başına oturup sizlere yaptıklarımdan ettiklerimden gezdiklerimden gördüklerimden bahsedeyim. Kaç günlerdir bir şey yazamadım bloguma uzak kaldık. En sonunda evde ki tadilatlar bitti, mutfağımızı söktük yerine yeni mutfak monteledik. Söktük ve monteledik diyorum çünkü mutfak koçtaş'tan alındı ve şu kutu kutu eve getirip kendiniz logo oynar gibi sök çıkar yaparak kurduğunuz mobilyalardan. Ben onlara yap-işlet-devret demeye karar verdim. Eğlenceli bir şey ama hemde sonuç çok güzel oldu bizim açımızdan. Eski mutfağımız gidip yerine tertemiz derli toplu bir mutfak gelince harika bir görüntü oldu.   Ama asıl önemli olan bir tadilat için yazlığa gitmeden önce misafirlerimiz vardı burada. Ankara'dan abimler geldi tabi bizim ufaklıkta, çocuk ilk defa yola çıkmanın verdiği bütün yorgunluğun sonucunda nasıl sızıp kaldı bir bakın: Uçak yolculuğu üstüne otobüs yolculuğu bir de bütün bublar yetmezmiş gibi dede'ye babann

Merhaba

 Şimdi sizlere günün karesi tadında bir resimle tanıştırmak istiyorum. Yazlıktaki komşular bize bahsettiklerinde merakımıza yenik düşüp gidip baktık. Bu ne ki diye düşündünüz sanırım. Bu bir elektrik direği, evet hani şu sokaklardaki elektrik direkleri var ya. Tepeye doğru çıkan dar bir sokak arası etrafı evlerle çevrili. İşte bu evlerden birinde oturan bir şahıs bu lambanın ampulü patlarsa falan değiştirmek zor olur diye böyle bir vatanperverlik! yapmak istemiş. Tonla para harcayıp direğin etrafına basamak yapma ihtiyacı duymuş. Ha birde bunu yaptırmış ve parasını çevrede ki diğer oturanlara bölüştürmüş. Tabi ki para veren yok diğer çevre sakinleri şimdi bunu oradan kaldırma düşüncesindeler. Her gören dönüp bir daha bakıyor. Tabi ki fotoşipşak ben hemen kareye aldım. Bilmiyorum siz ne düşünürsünüz. Acaba bu vatandaşımızın bu merdiveni yaparken düşüncesi neydi. Belki de gözetleme kulesi falan yapmak istemiş olabilir diye düşünüyorum ben........

ÖDÜLÜM

  http://atolye-kedi.blogspot.com/2010/05/tatllarm.html   ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM.  Ödülüm için, gelir gelmez hemen ilk iş bunu yayınladım. Yeni yazılarımı düzenler düzenlemez aranızdayım.

Kaymaklı Ekmek Kadayıfı

       Merhaba, arkadaşlar bir süre buralarda olmayacağım ama gitmeden sizleri lezzetli bir yiyecekle baş başa bırakmak istedim. Afiyet olsun. Bir adet hazır ekmek kadayıfı (orta boy), 1,70kg şeker, 2kg su.  Şeker ve su karıştırılarak ocağa ateşin üzerine konulur. Şeker eridikten sonra kaynamaya başlayınca tepsideki kadayıfın üzerine dökülür. Tepsi ocağın üzerine konulur ve şerbet kadayıfın üzerine gezdirilirken tepside yavaş yavaş çevrilir. Ekmek kadayıfı şerbeti yeterince çektiğinde; zaten oldukça şişmiş olacaktır. Ocağın altını söndürmeyi unutmayın... Üzerine güzelde bir kaymak koyarak sofraya servis edebilirsiniz.  Ben üzerine kaymak konulmuş halini fotoğraflayamadım, o safhayı atlamışım.  :-)

Bir Kahveye Ne Dersiniz?

Kahve Sevmeyen Var Mı? Ben çok severim. Ama konu Türk Kahvesi olduğunda biraz seçiciyim. Herkesin yaptığı kahveyi içemiyorum. O yüzden dışarıda kahve içeceğim zaman filtre kahveyi tercih ediyorum. Kahve üretimi, 17. yüzyılın sonlarına kadar sadece Yemen’de yapılırmış. Kahve   tüketiminin yaygınlaşması üzerine   kahvenin üretim alanları   genişlemiştir. Önce Seylan’da (Sri Lanka), sonraki yıllarda Cava Adası (1696), Surinam (1718), Martinik (1723), Brezilya (1727), Jamaika (1730), Küba (1779), Venezüella (1784), Meksika (1790) ve Kolombiya’ da (18. yy sonları)   kahve ziraatı na başlanmıştır. Kahve üretimi nin zirvesinde bugün, bu işe çok sonraları başlayan Brezilya vardır. Brezilya’yı sırasıyla Kolombiya ve Endonezya takip etmektedir. Kahve üreten diğer önemli ülkeler ise Meksika, Fildişi Kıyısı, Etiyopya, Uganda ve Guatemala’dır. Bir zamanlar   kahve üretimi ni elinde tutan Yemen, günümüzde ilk onda bile yer almamaktadır. Kahvenin Bileşimi Kahvenin bileşiminde en önemli olarak kafein