Şimdi sizlere cuma günü katıldığım bir programdan bahsetmek istiyorum.
Programın konuğu Doğan Cüceloğlu idi. Bugüne kadar hep kitaplarını okumak isteyipte fırsat bulamadığım bir yazar. Ama bundan sonra mutlaka okumak için bir fırsat yaratmaya karar verdim. Sizlere de öneririm. Kendisininde izni olursa şimdi burada kendisinden ve kitaplarından bahsetmek istiyorum.
(Alıntıdır -> www.dogancuceloglu.net)
Doğan Cüceloğlu :
On bir çocuklu bir ailenin on birinci çocuğu olarak Mersin’in Silifke kasabasında doğmuşum. On yaşındayken annemi kaybettim ve ölümün ne demek olduğunu anladım: artık onu bir daha hiç göremeyecek, dokunamayacak, naz edemeyecektim.
Silifke’de en yüksek dereceli okul olan ortaokulu bitirdikten sonra subay olan ağabeylerimin yanında Ankara ve Kırklareli’nde okudum ve Kırklareli Lisesi’nden mezun oldum. Kırklareli lisesinde ilk aşk şiirimi yazdım.
...
Kendimi geliştirme süreci içinde kitap yazmaya başladım; ilk kitabım İnsan İnsana bu sürecin ilk ürünüdür. Gelişim süreci içinde kazandıklarımı kitaplar yoluyla paylaşmaya devam ediyorum.
...
İnsanı Ararken
Söyleşi: Canan Dila
İş Bankası Kültür Yayınları
“Tanıyanı” çok. Kitapları baskı üzerine baskı yapıyor. Seminerleri hınca hınç. Dinlemeye kolluyor insanlar onu; ana-babalığı öğrenmek, kendilerini tanımak için.
Ya… o?
“Hepimiz birbirimizin yaşamlarımızın çatlak ve aralıklarında yaşarız; her şey, görebilseydik sanırım şaşkınlıktan dilimiz tutulurdu diye yazmıştı Murdoch yıllar önce Ağ’ında. Ki, altını döne döne çizmiş olduğum bu satırları, henüz hazırlanmakta olan bu kitabın 2003 güzünde yayımlanan tanıtım metnine de taşımıştım. Altına da; “Kalemimin ucuna bırakıverdi hayatını. Bütün içtenliğiyle. Gizlisiz, saklısız… ‘Tanıyanlar’ şaşıracaklar evet, ama ‘doğduğundan beri tanıyanlar’ın sanırım şaşkınlıktan dilleri tutulacak. Kocaman bir sürpriz var onlara” diye yazmıştım. Eklemeliyim; “tanıyanlar”ın ve “yakından tanıyanlar”ın şaşkınlığı, o hayat öyküsünü aktaranın; “insan ve davranışı”nı konu alan bir bilim dalında insanı aramak üzere yola koyulanın, yolu üzerinde kendi kendisiyle çarpışıp da kendine rastlaması ve sonrası sırasında duyduğu şaşkınlığın yanında hiç kalır. Anlattığı, bu toprağın çocuklarından birinin, önce kendi aynasında, sonra uzak bir kıtada, Amerika’da, farklı bir kültürün aynasında bıraktığı görüntüde kendini ve kültürünü fark etmesinin kahkaha ve gözyaşı dolu öyküsüydü…
Anlatan, burada ve orada, 45 yılını psikoloji bilimine vermiş biri olunca, anlatılan da sadece o aynadaki görüntüyü aktarmaktan, sergilemekten ibaret kalamazdı elbette. “Fark ediş”ti anlatılacak olan… (Sadece birbirimizin değil), nasıl? kendi yaşamlarımızın “da” çatlak ve aralıklarında yaşıyor, yaşayabiliyor olduğumuzdu sergilenecek olan. Anlattı. Hayat öyküsünde… “İnsanlık hali” dile geldi. “Burada” ve “orada”…
“Ya… o?” sorusuna iki ciltlik bir yanıt.

Kitapları:
http://www.dogancuceloglu.net/index.php?sayfa=icerik_goster&level1=kitaplar

“Bir insanın en önemli ilişkisi, onun kendi özüyle kurduğu ilişkidir. Bir insanın yaşamının anlamı ve temeli onun kendiyle kurduğu ilişkide yatar.”
Programın konuğu Doğan Cüceloğlu idi. Bugüne kadar hep kitaplarını okumak isteyipte fırsat bulamadığım bir yazar. Ama bundan sonra mutlaka okumak için bir fırsat yaratmaya karar verdim. Sizlere de öneririm. Kendisininde izni olursa şimdi burada kendisinden ve kitaplarından bahsetmek istiyorum.
(Alıntıdır -> www.dogancuceloglu.net)
Doğan Cüceloğlu :
On bir çocuklu bir ailenin on birinci çocuğu olarak Mersin’in Silifke kasabasında doğmuşum. On yaşındayken annemi kaybettim ve ölümün ne demek olduğunu anladım: artık onu bir daha hiç göremeyecek, dokunamayacak, naz edemeyecektim.
Silifke’de en yüksek dereceli okul olan ortaokulu bitirdikten sonra subay olan ağabeylerimin yanında Ankara ve Kırklareli’nde okudum ve Kırklareli Lisesi’nden mezun oldum. Kırklareli lisesinde ilk aşk şiirimi yazdım.
...
Kendimi geliştirme süreci içinde kitap yazmaya başladım; ilk kitabım İnsan İnsana bu sürecin ilk ürünüdür. Gelişim süreci içinde kazandıklarımı kitaplar yoluyla paylaşmaya devam ediyorum.
...
İnsanı Ararken
Söyleşi: Canan Dila
İş Bankası Kültür Yayınları
“Tanıyanı” çok. Kitapları baskı üzerine baskı yapıyor. Seminerleri hınca hınç. Dinlemeye kolluyor insanlar onu; ana-babalığı öğrenmek, kendilerini tanımak için.
Ya… o?
“Hepimiz birbirimizin yaşamlarımızın çatlak ve aralıklarında yaşarız; her şey, görebilseydik sanırım şaşkınlıktan dilimiz tutulurdu diye yazmıştı Murdoch yıllar önce Ağ’ında. Ki, altını döne döne çizmiş olduğum bu satırları, henüz hazırlanmakta olan bu kitabın 2003 güzünde yayımlanan tanıtım metnine de taşımıştım. Altına da; “Kalemimin ucuna bırakıverdi hayatını. Bütün içtenliğiyle. Gizlisiz, saklısız… ‘Tanıyanlar’ şaşıracaklar evet, ama ‘doğduğundan beri tanıyanlar’ın sanırım şaşkınlıktan dilleri tutulacak. Kocaman bir sürpriz var onlara” diye yazmıştım. Eklemeliyim; “tanıyanlar”ın ve “yakından tanıyanlar”ın şaşkınlığı, o hayat öyküsünü aktaranın; “insan ve davranışı”nı konu alan bir bilim dalında insanı aramak üzere yola koyulanın, yolu üzerinde kendi kendisiyle çarpışıp da kendine rastlaması ve sonrası sırasında duyduğu şaşkınlığın yanında hiç kalır. Anlattığı, bu toprağın çocuklarından birinin, önce kendi aynasında, sonra uzak bir kıtada, Amerika’da, farklı bir kültürün aynasında bıraktığı görüntüde kendini ve kültürünü fark etmesinin kahkaha ve gözyaşı dolu öyküsüydü…
Anlatan, burada ve orada, 45 yılını psikoloji bilimine vermiş biri olunca, anlatılan da sadece o aynadaki görüntüyü aktarmaktan, sergilemekten ibaret kalamazdı elbette. “Fark ediş”ti anlatılacak olan… (Sadece birbirimizin değil), nasıl? kendi yaşamlarımızın “da” çatlak ve aralıklarında yaşıyor, yaşayabiliyor olduğumuzdu sergilenecek olan. Anlattı. Hayat öyküsünde… “İnsanlık hali” dile geldi. “Burada” ve “orada”…
“Ya… o?” sorusuna iki ciltlik bir yanıt.

Kitapları:
http://www.dogancuceloglu.net/index.php?sayfa=icerik_goster&level1=kitaplar

“Bir insanın en önemli ilişkisi, onun kendi özüyle kurduğu ilişkidir. Bir insanın yaşamının anlamı ve temeli onun kendiyle kurduğu ilişkide yatar.”
Yorumlar
Yorum Gönder